Hırt kelek
|
Olmamış kavun, taze kelek..
|
Hışır
|
Buğday, arpa sapı
|
Hışmar
|
İşaret, el ve kol hareketi ile izahat, tarif etmek (bilmiyodu hışmar ettim anladı)
|
Höbül, Höbülleşme
|
Çifçilerin Imece usulü karşılıklı yardımlaşması (Komşu ile Höbülleşe bizim Nohudu Yolduh)
|
Hogünü
|
tam ne anlama geldiğini açıklamaya çalışalım. Ali annesini çereldiyor ve annesi. .."yapma alim beni çileden çıkarma şu Hogünü ".. demekte..
|
Hökala, Hükela
|
Fena, çok bilmiş, zorba, Güçyetenlik yapan kişi (Amaaa.. O ne Hökelaymiş Ööle)
|
Holluk
|
Tavuklarin kümes dişinda yumurtalarini biraktigi yer. Tavuklarin yumurtladigi taha.
|
Homah
|
iri, Yiğdırma, Şiş, Tümsek (Alısmanın oğlunun Homah burnu vardı) veya Hayva Homayınan .......Yapmış
|
Homuhma, Homuhdu
|
Küsme, Darılma belirtisi, Yüzünü büküp gitmek uzaklaşma (istediği olmayinca küsdü Homuhdu gitti)
|
Hontaza, Honazada
|
Kalıpsız, Biçimsiz, Yapısız ölçüsüz, Kereste Kütük (Bu Hontaza buruya sıgarmı şunu güçült) veye Hotaza Kütük Sobaya sıgmadı parcalayım
|
Honu, Huni
|
Geniş ağızlı ,uzun ince boyunlu / Varil, bidon, Tank, Testi gibi malzemelere sıvı doldurmaya yarayan esya (Varile Honuynan biraz mazot dolduralım)
|
Hootma, Hootmah
|
Kızdığı kişiye yüzvermeyen, somurtan, beri öte gezeleyen kişi. (Bunun Maaremi, meramı ne Hoodup duruyo)
|
Horanta
|
Kalabalık Büyük Aile.. ''Aynı evde kalabalık HORANTAYDIK yer dardı''... ''Sizin horanta kalabalıkmı?''.
Kadın ve erkek eşi içinde büyüklerinin yanında saygı amaçlı eşlerine horantam derdi. Örnek: ''benim horantaya söylede eve gidelim''. Kamuran Çelik, Erdoğan Acar
|
Höreke
|
Yapısız, yakışıklı olmayan, kaba saba erkek, görüntüsü bozuk insan.. (Şu Höreke'ye ne diye kız verdiniz)
|
Horhut
|
Korkunc görünümlü,Ürpertici (O neydi ööle Horhut gibi ödüm yarildi) Mesela ilcemizde Horhutlar diye de bir aile var,Horhudun Tasin-Ahmet
|
Horum, Horum dizme
|
Tezekleri kuruduktan Sonra fazla yer kapmasin diye yuvarlak silindir seklinde yapilan Yapi örgü.
|
Hos
|
Sağır, duymayan "didimi duymuyorki, nolacah hos gulah"..
|
Hot
|
Insanın kalça kemiği, gövde ile bacakları baglayan oynak kısımı (Onun Hot u yerinden çıhmış Sınıhcı yerine yerleşdirdi)
|
Hotuh, hotuhlu
|
Sümüklü, Burundan akan cerahatimsi sümük. Genelde Çocuklarda olur. (La şu Hotuğunu sil burnundan)
|
Hotulama
|
Çeşmenin dolu dizgin, haddinden faza akması (Hodalı çeşmesinin suyu Hotuluyo valla)
|