Ayrıh
|
Tarlada yetişen zararlı ot.
|
Ayrıh, ayrih
|
Tarla, bağ ve bahcede kendiliğinden yetişen zararı ot. İnsanlar içinde ..''arkadaşlar güzel bir oluşumu kötü yansıtacak aranızdaki ayrıklara fırsat vermeyin, hemen temizleyin''
|
Ayrıhsı
|
Başkalarına benzemeyen.
|
Azaysız
|
Hoşanılmayan şeyleri yapan kişiye denir.
|
Azaysız, azaysiz
|
Hoşlanılmayanı yapan kişi / Huysuz, terbiyesiz, geçimsiz
|
Azıtmak
|
Şımarmak.
|
Azıtmak, azitmak
|
Şımarık / Azgın duruma getirmek, çığırından çıkmak veya çıkarmak, ölçüyü kaçırmak
|
Azmak
|
Kaybolmak. ..''o çocuk buranın yabancısı, yolda azarda sonra bulamayız'' ..''ilk defa Ankaraya gidince bende azmıştım, ama daha sonra yolumu buldu'' / Yolu kaybetmek, yolu şaşırmak
|
Azzık
|
Araziye götürülen yemeklere verilen ad.
|
Azzık, azık
|
Bağ, bahce, tarla gibi sabah gidip akşam gelinen işlere götürülen yemeklere verilen ad. ''fakirin azzığı yavan ekmek, kuru soğan''. Gereken yiyecek ve içecek şeyler, nevale
|
Baçaköyü, Bahçeköyü, bahçe köyü
|
Yaylak, Sipahiler ve Sarıyahşi ortası, Gaferin bağının üst tarafı..
|
Bacı
|
Abla, kız kardeş.
|
Badas
|
Tınaz yığıldıktan sonra döşeklerin yerinde kalan veya ceç kaldırıldıktan sonra yerinde kalan ve harman süpürgesiyle toplanan, samanlı ve topraklı buğday veya arpa yığını.
|
Bağır
|
Döş, Göğüs (Terledim Bağrımı açdım serinledim) veya yöremizin büyük Halk ozanı Neset Ertaş ın Türküsü (Yandı Bagrım yandı aşgın elinden)
|
Bağrım tutmuş
|
Uykuya dalış anı , Otururken kısa şekerleme, kestirme (Tam bağrım dutacadı gapı çalındı)
|
Bakraç
|
Süt veya başka sıvıların konulduğu kap.
|
Bakraç, bakrac
|
Süt vs. konulan kap. Çoğunlukla bakırdan yapılan küçük kova.
|
Balah, Balak
|
Ayı Yavrusu (derlerki Oda nasıl Cocuk sevme Ayı nın Balah sevdigi gibi !!) >> oda sevene bağlı tabii <<
|
Balcan, baldırcan, baldircan
|
Patlıcan (koyu renkli acımsı yemeği yapılan zebze)
|
Baldırcan
|
Patlıcan.
|